Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan dün İstanbul Dolmabahçe'de eski milletvekilleriyle bir araya geldi. Erdoğan; “ Göçmenlere kapıları kapatmayacağız, yaklaşık 18 bin kişi geçti, bugün 25 bini bulabilir.” dedi. Bundan sonrasını Avrupa düşünsün. Avrupalılar bâzı şeylerle yüzleşmeden durumun ciddiyeti asla anlamamıştır. Küresel güçler için kan ve gözyaşının bir önemi yok. Varsa yoksa kendi çıkarlarıdır. Hafter,Sisi ve Esed ile iş tutan Putin ve diğer küresel çeteler; doğuakdeniz de var olan Türkiye'nin ve KKTC 'nin haklarını hiçe saymak için iştahları kabararak yola çıktı. Fakat bu defa karşılarında ne o eski Türkiye, ne de düşük profilli bir lider yoktu. Başkan Erdoğan'ın inancı ve kararlı tutumu çok zorlarına gitti. Hazmedemedikçe kustular... Sınırlarımızın güvenliği ve geleceğin Türkiye’si için konulan bu net duruş; Allah'ın izni ile hedefe ulaşacaktır. Dünya dengesini ararken denge Ortadoğu'da kurulacaktır. Ortadoğu'daki dengede ise Suriye önemli bir yer tutacaktır. Suriye'deki dengenin ne tarafa evrildiği diğer dengeleri de şekillendirecektir. Dışarda 10 milyona yaklaşan mülteci vardır. Ruslar ve rejim eskiye dönmek istiyor fakat bu mümkün değildir. Türkiye'nin hiçbir şey olmamış gibi davranmasını istemekteler. Suriye'de sona gelinmiştir ve geleceği söz konusudur. Burada Esed rejimi alanda elini güçlendirerek yeni bir emrivaki yaratmak istiyor Türkiye'de bunu kabul etmemektedir. Esed rejimi eskiden bu yana PKK'yı destekleyip PYD'ye alan bırakmıştır. Gücü muktedir insanlara vermektense kan kardeşleri diyebileceğimiz PKK'ya buraları bırakmıştır. Dolayısıyla bu rejimin hayır getirmesi ve bize faydasının dokunması mümkün değildir. Türkiye kararlı bir şekilde bunu bütün dünyaya göstermiştir. Dün Katil Hafız Esed ne ise tohumu da aynısıdır.