21. yüzyılın ilk nesli olan Z kuşağı, teknoloji ile iç içe ve kişisel hırsları olan kişiler olarak belirtilir. Z kuşağı , önceki nesiller gibi sokakta saklambaç oynamıyor, ipad’leriyle sosyalleşiyor. Öylesine güçlü bir kuşak ki, bir anda Twitter’da her hangi bir konuyu TT yapabiliyor. Bu kuşağın hızına yetişebilmek asla mümkün değil…
Z kuşağı temsilcilerinin analitik ve hızlı düşünme metotlarının oldukça yüksek olduğunu belirtmek mümkün. Ancak bütün bu özellikler bireysellikten öteye geçmemektedir. Takım çalışmalarına yatkın olmayan bu kuşağın kendilerine olan özgüvenleri zirve de.
Bununla beraber ailelerinin onlara değişik baktıkları gerçeği üzerinde fikir sahibi olmaları çok yüksektir. Özgürlerdir, bağımsızdırlar ve onlar adına mümkün olmayan herhangi bir şey yoktur.
X kuşağı otoriteye sadık ve yeniliklere adapte olmaya çalışırken, bir yandan sabırla iş hayatların da ayakta kalma derdinde. Büyük çoğunluğu , Z kuşağının baba ve annesi durumun da olan bu kuşağın işi epey zor. Y kuşağı iş hayatında hemen yönetici olmayı, para harcamak için çalışmayı tercih ediyor, kendi görüşlerinden asla vazgeçmiyor...
Y kuşağının üst yaş grubundakiler çolçoçuk sahibi ve Allah onlara da yardım etsin. Z kuşağı gibi fırtına bir neslin ana-babası olmak kolay değil. ( CANLARI SAĞOLSUN)
Bundan yaklaşık 20 yıl önce İhlas Holding tarafından Samsun ve İstanbul’da düzenlenen ve Argeda kurucularından kıymetli Hocam Şaban Kızıldağ’dan bir dizi eğitimler almıştık . Şaban Hoca bugün gerek Tokat’ta gerekse Türkiye’de başarılı olmuş birçok siyasi erkinde hocasıdır. Sayın Kızıldağ bir dönem de Beşiktaş Belediye Başkan Yardımcılığı görevini üstlenmişti. O yıllarda birçok farklı konuda yoğun eğitim seminerleri aldığımızda; ilk defa karşılaştığım Baby boomers , X, Y ve Z kuşağı mevzusu oldukça ilgimi çekmişti.
1946-1964 arasında doğanlara Baby Boomers kuşağı
1965-1979 arasında doğanlara X kuşağı
1980-1999 arasında doğanlara Y kuşağı ve
2000 yılından sonra doğanlar Z kuşağı denilmektedir.
Tüm bu kuşaklar arasında belirgin derece de farklılıklar bulunmaktadır. En zor şartların nesli olan baby boomers başta olmak üzere tüm nesiller farklı dönemleri temsil eder.
Büyük bir çoğunluğu apolitik olan ve adeta teknolojin göbeğine doğan Z kuşağı, geleceğin dünyasında, en büyük etkininde tam adıdır. Siyasi anlamda başarılı olmak için özellikle bu kuşağı kendi tarafına çekebilenler hedefine varacaktır.
Siyasiler genellikle kendi teşkilatını ve yakınlarını kollar. Bu husus belki önceden gayet normal görülmüş olsa da ; bundan sonra asla normal görülmeyecek ve Z kuşağın oy potansiyeli tüm dengeleri alt-üst edecektir. Seçimlerde yaşanan oy kayıplarını görmezden gelip ; illa da ‘’ dediğim dedik …’’ diyenlerin vay geldi haline. Siyasetin içinde bulunan ve geleceğini siyasi hedefler için inşa edenlerin oturup kendilerini iyice formatlaması gerekir…