Ekmekten, sudan daha öncelikli umuda ihtiyacımız olduğunun farkındayım.

Umut varsa Allah’ın izni ile çıkılır tüm zor yokuşlardan, inanıyorum. 

Siyasi yazılar yazıp, siyasi ortamlara girip çıkıyorum.


"İsli Demlik" de TBMM Anayasa Komisyonu Başkanı ve Milletvekili Yusuf Beyazıt, Tokat’ın yerel medyasının önde gelen isimleriyle, Gazeteci Yakup Orakçı’nın ev sahipliğinde bir araya geldi. Bu davete bende katıldım.

Bu buluşmadan sonra kendime de bir sorumluluk yüklemek istedim.

Büro gazeteciliği hiç yapmadım. Hem şehirde, köyde, dağda bazen insanların girmeye korktuğu ormanlık alanlardayım.

Milletimizin gündeminde pek bizim yazdıklarımız yok.

Yok merkez bankası rezervleri yok, yok üçüncü dünya savaşı hazırlıkları pek umurunda da değil.

Ekonomi, al sat birinci gündem olmuş.

Siyasete, siyasetçiye güvenimin kalmadığı bir dönemden bende geçiyorum. Sadece bu duygularda benim olduğumu zannetmiyorum.

Bizim onlara verdiğimiz her türlü desteğin maalesef bize hayal kırıklığı olarak döndüğünü yaşadık.

Hayalimizi çaldılar diyorum. Davamızı elimizden aldılar.

Ama, Ülkem ve şehrim adına umutlanmak istiyorum.

Umutsuz yaşanır mı ki!

Milletvekili Yusuf Beyazıt, Vakıflar Genel Müdürlüğü döneminden, işi bilen, iş yapan, devletin, milletin hakkını gözeten bürokrat olarak bilirdik.

Yıllarca yılın bürokratı seçildi.

Yusuf Beyazıt’ın Türkiye’de bir hikayesi var…

Türkiye’nin dışında Balkanlarda dahi, ata yadigarı o kadar çok eseri ayağa kaldırdı ki, siyasete girmese bu yaptığı işlerin karşılığında bu hikayesini anlata anlata bitiremezdik.

Üç dönemdir Tokat milletvekili olan Yusuf Beyazıt, Türkiye ve ülke dışında ki başarılı hikâyesini, siyasi olarak devam ettirmesini isterdim.

Birikimini Tokat’ı, kültür, ilim, sanat, araştırma, eğitim merkezi yaparak kullanabilirdi.

İstanbul ve Ankara da ki tecrübelerini Tokat’ta bürokrat atanırken, il- ilçe teşkilatları şekillenirken konuşturabilirdi.

Yerel dinamikleri harekete geçirip bir arada çok güzel işler çıkarabilirdik.

Tokat’ta bu organizasyonlardan nedense uzak durdu.

Ve bugün değişen dünyanın ihtiyaçları kadar, Tokat’ında ihtiyaçları değişti.

Özellikle genç nüfus Tokat’ta iş sahaların yetersizliği, iş bulamaması, devlete atanamama problemleri neticesinde haklı beklentileri var.

Ve bu gün ben çok çalışacağım yanımda olun diyor.

Yusuf Beyazıt diyor ki  "Tarımdan Kültüre, Tokat’ı Geleceğe Taşıyacağız". Ben de diyorum ki kimle ve hangi kadroyla.

İnanmak, güvenmek istiyorum. Bir yıl bitti genel seçim olalı.

Verin bize umudu, güveni, baş tacı edelim sizi.

Yusuf Beyazıt gibi geçmişinde bu memlekete hizmet hikayesi olan bir adamın peşinden gözü kapalı gideriz.

Siz umuttan haber verin.

Milletvekili Yusuf Beyazıt gazeteci Yakup Orakçı’nın ev sahipliğinde düzenlenen gazeteci arkadaşlarla bir araya geldiğimiz "isli demlik" sohbetinde neler dedi aktarayım.

"Hepimiz buralıyız, hepimiz buranın içerisinde yaşadık. Ben genel müdür olmadan önce Tokat’ta bir tane tarihi eser canlı göremezdim. Bu eserleri toprak altından çıkararak, harabelikten kurtararak ve özellikle mülkiyete satılmış camiler, minareler, medreseler, darülkurralar, darülhadisler satın alarak restore ettik. Aslına uygun bir şekilde bu yapıları geri kazandırmak, buranın kültürüne ve yapılacak hizmetlere katkı sağlamak açısından çok önemli. Taşhan’ın durumunu hepiniz biliyorsunuz. Kapalıydı, içerisi doluydu. Sonrasında toprak altında sulu sokak diye bir yer kalmamıştı, tamamı böyleydi. Gök Medrese’den Deveciler Hanı’na, Yazmacılar Hanı’na, camilerden medreselere, hanlara, sebillere ve çeşmelere kadar her yer harabe halindeydi. Hepsi ayağa kaldırıldı, elhamdülillah, ve Tokatımıza kazandırıldı. Eğer bugün burası bir kültür merkezi olarak anılıyorsa, son 9 yılda yapılan çalışmalar sayesindedir. Bu süreçte çok önemli bir hakkın teslim edilmesi gerektiğine inanıyorum." 

"Bir hayalim var, çok büyük bir hayalim var. Allah izin verirse, Tokat’ı bir kültür şehri olarak, şehirlerin buluştuğu, konferansların yapıldığı, dünyadaki sanat tarihçilerinin ve arkeologlarının gelip kendilerini ifade ettiği bir kent haline getirmek istiyorum. Selçuklu Kervansarayı, Niksar Kalesi, Yağbasan Medresesi gibi yerleri restore ederek Tokat’ın tarihi mirasını yaşatmak ve Garipler Camisi’nin aynısını Özbekistan’da birebir ölçeğinde yapmak istiyorum. Tokat’ı kültürel zenginlikleriyle tanıtmak ve burada bir kültür şaheseri oluşturmak istiyoruz." 


"Buraların ovalarının dünyanın en değerli ovalarından biri olduğunu biliyordum. Fakat maalesef Erbaa-Niksar Ovası ve Gaz Ovası gibi yerlerde toplulaştırma çalışmaları bile yoktu. Ancak bu çalışmalar artık tamamlandı. Kapalı sulama sistemleri devreye girdiğinde, bu ovalar daha verimli hale gelecek. Niksar-Erbaa Ovası, Tokat-Pazar-Gaz Ovası, Ağırtova-Sulu-Saray-Yeşilyurt Havzası ve İskensur Havzası gibi yerlerin her biri ayrı özelliklere sahip. Bu bölgelerde tarımı geliştirmek için çalışacağız." ifadelerine yer verdi.


"Tokat Havalimanı’nda yapılan çalışmalar büyük bir başarıyla sonuçlandı. Aynı sistemlerle başlatılan Rize, Yozgat ve Mersin havalimanlarından önce Tokat Havalimanı tamamlandı. Çamlıbel Tüneli, Akdeniz-Karadeniz Bağlantı Yolu ve diğer yolların yapımıyla Tokat’ı daha da ileri taşıyacağız. Göletler, barajlar, tarım ve kültürle bu şehri bir tarım ve kültür başkenti yapmak bizim boynumuzun borcu." 


"En büyük hedeflerimizden biri Tokat Kalesi’ni turizme kazandırmak. Fatih Sultan Mehmet, Kazıklı Voyvoda’yı burada hapsetmiş. Bu tarihi zenginliği değerlendirmeliyiz. Ayrıca Yeni Zelanda’daki cami katliamını gerçekleştiren hainin, Kazıklı Voyvoda’dan intikam almak için Tokat’a geldiği ve burada üç gün kaldığı da biliniyor. Tokat’ın tarihi mirasını koruyarak turizmde hak ettiği yere gelmesini sağlamak istiyoruz." ifadelerine yer verdi.


"Tokat’ın tarım, turizm ve kültürel zenginliklerini en iyi şekilde değerlendirmek istiyoruz. Şehir hastanesinden üniversiteye, havalimanından hızlı tren projelerine kadar birçok alanda Tokat’ı geliştirmek için çalışacağız. Tokat, Allah’ın verdiği özel bir yer ve bu özel yeri en iyi şekilde değerlendirmeliyiz. Hemşerilerimizin ve milletimizin katkısıyla Tokat’ı geleceğe taşıyacağız." 

Bunlara benim diyecek bir kelimem yok.

Başım üstüne yapalım.

Burada kalmasın, madem hayal kurabiliyoruz o zaman gerçekleştirilmesi için çalışalım.

Tokatlıları bu hayale inandırıp, peşinden koşturalım.

Daha çok bir araya gelip, Tokat için doğru adımları birlikte atıp tekrar şehir adına bir görev dağılımı yapalım.

Kurumlar arası iş birliğini sağlayıp, çalışan- çalışmayan kurumları ayırıp, ödül ceza sistemini kuralım.


Yani çok işimiz var.

Yol, bina yapılır, öncelikle milletimizin gönlünü alalım.

Ak Partinin kuruluşunun 23. Yılında yeniden, yenilenerek Bismillah diyelim.

Ben umut etmek istiyorum, siz varsanız biz buradayız.

Bir yere gitmedik, gitmeyi de düşünmüyoruz.

Şehir bizim, ülke bizim.

Vesselam.

Hüseyin Kömür