Tema Tokat İl Temsilcisi Ziraat Yüksek Mühendisi Oğuzhan Aydın, Gıj Gıj Dağının imara açılması ve gelinen süreçte yaşananlarla ilgili değerlendirme ve tespitlerini dile getirdi. Kamuoyunda bir süredir gündem oluşturan Gıj Gıj Dağı neden önemli, Gıj Gıj dağı ormanlaştırılmadan önce Tokat’ı ne gibi tehlikeler yaşanıyordu? Gıj Gıj dağı ormanlaştırılınca neler değişti? Gıj Gıjın Orman olarak kalması neden önemli? Tüm bu soruların tespit ve analizini işin uzmanı yaptı.
TEMA’nın itirazı reddedildi
Tema Tokat İl Temsilcisi Ziraat Yüksek Mühendisi Oğuzhan Aydın, TEMA olarak Gıj Gıj Dağında 27 bin 624 metre karelik alanın imara açılmasını değerlendirerek, “Bilindiği üzere Belediyemiz; 08.12.2022 tarih ve 2023/01 sayılı İmar Komisyonunun 7 nolu kararı ile “Mülkiyeti Tokat İl Özel İdaresi’ne ait olan Oğulbey Mahallesi 593 ada 16 ve 19 parsellerin “Turizm Tesis Alanı (Otel)” şeklinde imar plan değişikliği ve ilavesi talebi” oy çokluğu ile onaylanmıştır. Adı geçen İmar Komisyonu kararına; 09.02.2023 tarihinde 3779 dilekçe numarası ile yaptığımız itiraz ise komisyon tarafından ilgili imar planı ve plan değişikliğinin herhangi bir orman vasıflı alana denk gelmeyeceği yanıtı ile 2 kabul oyuna karşı oy çokluğu ile red edilmiştir. İmar komisyonu ve itirazımıza konu ada ve parseller; İlimizi sel ve taşkınlardan koruyan Tokat Sel Havzası Islah Projesinin önemli ve son ayağı olan GIJ GIJ dağı ağaçlandırmasının bir bölümünü kapsamaktadır” dedi.
Peki nedir Tokat Sel havzası Islah Projesi?
Aydın, Gıj Gıj dağı ormanlık alanın tarihte yok edilmesi ve sonrasında yaşananlara vurgu yaparak “İlimiz geçmişte tarımsal zenginliğinin yanında özellikle yazmacılık, dokumacılık ve bakırcılığıyla da ticaret merkezi olarak ünlenmiştir. Tokat’ta aktif bir maden ocağı olmadığı halde Osmanlı döneminde 16. yüzyılda bakır eritilmek için kalhane kurulmuştur. Kastamonu Küre, Gümüşhane, Keban ve Ergani’den çıkarılan bakır cevheri develerle Tokat kalhanesine gönderilmiştir. Tanzimat Döneminde “kalhâne-i cedid” ismiyle yeni bir tesis daha inşa edilmiştir. Tokat kalhanesinde 1000’e yakın işçi çalıştırılıp 1000 ton civarında saf bakır üretimi gerçekleştirilmiştir (Tızlak, 1995). Bu kadar yoğun kapasitede çalışan Tokat kalhanesinde bakırı eritmek için kullanılan yakıt ise İlimiz dağlarından kesilen orman ağaçlarıdır. Kalhanede özellikle çam ağaçlarınin kök ve kütükleri de kullanılmaktadır. Kökleri ile sökülen orman sahaları tamamıyla yok olarak geride erozyona ve sele açık bir alan bırakmıştır. Yerleşim yeri olarak havzanın en dar olduğu yerde bulunan ve etrafı sel deresine sahip eğimli dağlarla çevrili olan Tokat’ın bu olumsuz topoğrafyasına bir de dağlarda yok edilen bitki örtüsünün eklenmesi; yağışla birlikte güneyden kuzeye doğru uzanan Behzat deresi ve onun yan kollarının yağmur sularını kolayca şehre taşımasına neden olmuştur. Bu olumsuz durum Tokat’ı geçmişte birçok defa sel felaketine maruz bırakmıştır. Arşivlere göre 1862, 1894 ve 1908 yıllarında ilimiz büyük sel felaketlerine uğramıştır. Resmi belgelere göre 225 insanımızı kaybettiğimiz 1908 seli dış basına dahi haber olmuş New York Times gazetesi bu felaketi haber yapmıştır (Öztunç, 2012). Cumhuriyet döneminde ise 1934, 1939, 1940, 1946, 1949 ve 1951 yıllarında can ve mal kayıpları ile yaşanan seller ilimizin neredeyse kaderi haline gelmiştir (Aşk, 1957). Yaşanılan bu sellerin ve olumsuz etkilerinin önlenilmesi için Sular İdaresi 1945 yılında ve Orman Genel Müdürlüğü ile ortaklaşa olarak 1948 yılında projeler başlatsa da istenilen sonuçlara yani sel ve taşkının Toka’da yıkıcı sonuçlar vermesine bir türlü engel olamamışlardır. Ta ki Fransa’da erozyon kontrolü ve önleme alanında eğitim alan Orman Mühendisi Kemal AŞK’ın 12 Nisan 1955 yılında ilimize tayin olmasına kadar” dedi.
Gıj Gıj Dağı nasıl ağaçlandırıldı?
Aydın, Kemal Aşk tarafından yapılan ağaçlandırma çalışmalarına dikkat çekerek açıklamalarına şöyle devam etti: “Kemal Aşk tarafından ülkemizin döneme göre kısıtlı olanaklarına rağmen başlatılan ve içerisinde tarımsal tedbirlerin, mera ıslahının, çiftçi eğitiminin ve bozuk ormanların ıslahı ile ağaçlandırmanın bütüncül olarak ele alındığı Tokat Havza Islah Projesi yalnızca İlimizi de seli önlemekle kalmamış Türkiye’deki Cumhuriyet döneminin başarılı ilk planlı sel önleme çalışması olmuştur. Tokat ile benzer sorunları yaşayan havzalar bu projeyi birebir olarak kendi havzalarına uygulayarak istenilen sel önleme sonuçlarını almışlardır. Yürütülen Sel ve Taşkın Önleme Projesinin son ayağı aynı zamanda en zor kısmını oluşturmuştur : “GIJGIJ Dağı Ağaçlandırması”. İl merkezinin hemen yanı başında bulunan, kayalıklı yapısıyla neredeyse zamanında üzerinde hiçbir bitki örtüsü bulunmayan (Tokat’ın eski resimlerinde bu halini görebilirsiniz) çok eğimli Gıjgıj Dağında sert kalkerden oluşan anakaya kırılıp aralarındaki topraktan istifade edebilmek için dinamitle patlatmalar yapılmıştır. Böylelikle üzerinde ağaç yetişebilecek toprak elde edilmemiş olsa bile yüzeysel akışı engelleyecek küçük setlerin oluşması amaçlanmıştır. Patlatmalarla çıkan materyal teras şekline getirilmiş uygun olan yerlere de tonlarca toprak taşınarak fidanlar dikilmiştir (Anonim, 1998). Ve sonuçta kayalık, üzerinde bitki yetiştirmeye olanak vermeyecek toprak derinliğine sahip bir alanda insan eliyle ormanlık bir alan yaratılmıştır (şu an mesire alanı, park olarak kullanılan) Turizmin ilimiz Tokat ekonomisine, istihdamına katkı sağlayacağı yadsınamaz bir gerçektir. Daha çok tarımsal üretime bel bağlayan ilimiz ekonomisine çeşitlilik getireceği de bir gerçektir. Sayın Valimiz Numan Hatipoğlu’nun bu konudaki gayret ve girişimlerini takdir ile karşılıyoruz. GıjGıj dağında Mülkiyeti Tokat İl Özel İdaresi’ne ait olan tesisin turizm amaçlı plan değişikliği talebi de bu gayret ve girişimlerin bir sonucudur”
Başkan Aydın, TEMA olarak endişelerini sıraladı
Başkan Aydın, beklentilerini dile getirerek açıklamalarını şu şekilde tamamladı: “TEMA Vakfı İl Temsilciliği olarak; ormanlık alana zarar verebilir endişesi ile itiraz ettiğimiz İmar komisyonu kararında yer alan “yapılacak otel inşaatının orman vasıflı bir alana zarar vermeyecek” ifadesinin gerçeği yansıtması en büyük dileğimizdir. Ve bu dileğimizin de kararlı takipçisi olacağımızın bilinmesini isteriz. Çünkü yukarıdaki satırlarda 70 yıllık GıjGıj ormanının hangi amaç ve ne güçlükler ile oluşturulduğunu anlatmaya çalıştık. Bizim takibimiz yalnızca buradaki ağaçların değil, 100. Yılını gururla kutladığımız Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk başarılı Sel Havzası Islah Projesinin ve ona harcanan emeklerin ve de ülke kaynaklarının yani milli servetin de takibi ve korunumu yönündedir. İlgilileri henüz inşa aşaması başlamamışken alınan imar komisyonu kararına yani orman vasıflı alana hiçbir zarar vermemeye davet ediyoruz”