Bu seçimin kazananı, hangi siyasi görüşe sahip olursa olsun, "Herkes için adalet olsun; ancak bana öncelik verilsin" demeyen tüm vatandaşlarımızındır.
Çünkü bugün ülke genelindeki seçim kutlamalarında gördük ki, artık siyasette dava ve ideallerin yerini menfaatler aldı. Biz muktedirlerde şimdiye kadar karşı cenahça (haklı olarak) eleştirilen ne kadar yanlış varsa, bugün farklı illerde gerçekleştirilen kutlamalarda hepsi bire bir tecelli etti. Tokat'ta da, "Yakarsa dünyayı garibanlar yakar" diyenlerin sağında solunda tek bir gariban yoktu
Önümüzde Allah izin verirse 5 yıllık bir süre var. Sırtında küfe yokken atıp tutmak kolay derler. Bugün bir yandan kutlama yapan vatandaşlarımıza gıpta ederken, diğer yandan da bu kalabalıktaki hemen hemen herkesin yarın sabahtan itibaren iş, aş için belediyelerin kapısını aşındırmaya başlayacağını, makam mevkiler için partiler arasında günler süren mücadeleler yapılacağını düşünmeden edemedim. Zira zaferin sahibi çoktur.
Yenilgilerse öksüzdür. Şimdiye kadar siyaset yoluyla tek kuruş menfaat sağlamamış, yönetici yardımcısı olduğu partisinin belediyesinde dahi sırasını bekleyerek işini görmüş, Reis'ten başka hiçbir kula minnet etmemiş, yasal olmayan hiçbir talepte bulunmamış, hatta kendi partisinin iki milletvekilinden randevu dahi alamamış:), seçimin kaybedildiği gece saat 24'te partide olan 30 kişiden biri olarak vicdanım gayet rahat. Hayatımda hiçbir değişiklik olmayacak. Tıpkı şimdiye kadar yaptığım gibi, beğendiklerimi takdir edecek, destek olacak, beğenmediklerimi de yukardaki gibi eleştireceğim. Hem de bu kez muhalefet olmanın dayanılmaz hafifliğiyle...
Beğendiklerimizin çok olması ümidiyle...