İhanet kelimesi ne kadar ağır bir kelime bu kelimenin altında insan olan eziliyor. İnsani duygular taşımayana zaten sözümüz yoktur. O nedenle, insani duyguları taşıyanlar için oldukça ağır bir kavram.
Peki, neden bu kadar önem arz ediyor bu “ihanet” kelimesi çünkü bu kelimenin arkası, altındaki ifadenin sonuçları vahim de elbette ondan bu denili ağır bir kelime bu ihanet kelimesi. İhanet kimlere edilir, kimler bunun muhatabıdır diye bakıldığından ihanete herkes hemen hemen her koşulda uğrayabilir ve uğruyoruz da. Şüphesiz bu ihanetinde her şeyde olduğu gibi az çoğu ve en çoğu olsa da ihanet ihanettir.
İhanete uğramanın sonucunda çıkan olayın çapı ihanetin ölçüsünün tayininde en büyük rol oynar. İhanet insanoğluna yakışan ve yakıştırılan bir davranış biçimi değildir. Bu davranış sonucundan en vahim kötü sonuçlar alınabildiği gibi sıradan bir yuvanın yıkımına da neden olabilir ve olmuştur da. İhanete insanlar uğrarken şaşıp kaldıkları en temel benzerlikte bunu yapan insanların en yakınlarından ve çevresinden olmalarından kaynaklanmasıdır.
İhanete maruz kalan kişi, kişiler veya otoriteler bunun sonucundan beklenmedik zararlar görüp veya sonuçları yaşamışlardır. Savaşlardaki ihanetlerin sonucundan savaşlar kaybedilmiş ve cepheler yıkılarak ülkeler perişan olmuş tarihte bir çok örnekler mevcuttur. Yine karı koca arasındaki ihanetler sonucunda da yuvaların yıkılmasına çokça şahit olunmuştur.
Okuldaki sıradan bir arkadaşımızın öğrendiği sırrımızı ifşa ederek ihanetinden bile zarar görülmüştür. İş yerimizde arkadaşlarımızın da ihanetine uğramış olabiliriz. İş yerimizde çalışma barışımızı, iş ortamımızı hedef alan ihanetlere de ne yazık ki zaman zaman üzülerek şahit oluyor ve ihanetin bir çok çeşit ve farklılıkları ile sürekli karşılaşıyoruz. Hayatımızda geçen olaylara ve tarihimize şöyle bir baktığımızda bile ihanetlerin en yakınlardan geldiğine tanıklık edebiliriz. Bir çok padişah ve hakanımızın en yakınlarındakilerin ihanetine uğradığını ne yazık ki biliyoruz.
İhanet konusu bir başka açıda ekmek yediği yeri, omuzu omuza durduğu eşi dostu arkadaşını, üzerinde yaşadığı vatanı, kendisine bel bağlayan kişiyi veya kişileri bir çırpıdan satmaktan başka bir şey değildir. Aslında sattığı kendisi de ne yazık ki bunun farkında değil, yüzüne gülenler, kendisinden faydalananlar arkasını döner dönmez “ispiyoncu, ucuz adam,kaypak,namert “gibi laflarla kendisini savarlar da haberi olmaz. Yine tarih den bir çok otoritenin sahip olduğu topluma ihanet edenleri kendileri için de potansiyel tehlike görerek ilk adımda hemen ortadan kaldırmışlardır.
Unutulmamalıdır ki, ihanet eden, etme bulma dünyasında ihanete uğramış ve uğramaktadır.
