Bazı insanlar var ki doğuştan itibaren bazı yetenek ve kabiliyetlere haiz olarak yaratılmıştır. Bu insanların bu kabiliyet ve yetenekleri bazen köhne olarak değerlendirilmeden telef olup giderken bazende doruğa çıkabiliyor. İşte bu nedenle bu yetenek ve kabiliyetlerini keşfedilip ortaya çıkarılması hayati önem taşımaktadır.

İşte bu yeteneklerin tespit ve teşhisi ilk zamanlan ailesi tarafından görülmekte daha sonra da okulda öğretmeninin dikkati sonucu ortaya çıkabilmektedir. Bu şekilde yeteneklere sahip olduğu anlaşılanların bu yönlerinin geliştirilmesi ve ilerletilmesi içinde özel eğitim vs. gibi takım eğitim almaları için bu gibi kurumlarında yaralanmak gerekir.

Daha çocukluk çağında bağda bahçede top oynarken bu konuda yeteneği olanlar topa vurmadan belli oluyor. Sizde bu yetenek yoksa ne ederseniz edin bunu başarmanız nerede ise inanın imkansız. Yine bir müzik enstrümanı çalmak da yine bir yetenek ve kabiliyetin varlığı ile doğru orantılıdır. Halk oyunlarında bile bu kendini gösteriyor. Köyde ve mahallede yapılan bir düğünde bazı insanlar hiç bir eğitim almamış olmalarına rağmen düğünü savdıklarını çokça şahit oluyoruz.

Demek ki bu kabiliyet ve yetenekler insanoğluna değişik değişik kodları ile yüklenmiş yaradan tarafından. Bir kısmı sanat ile bir kısmı el becerisi ile bir kısmı ticaret bilgileri vs. ile donatılarak hayat mücadelesine salınmıştır.

Bizlerde birey olarak sahip olduğumuz ya da elimizin yatkın olduğu bu işlerin farkına vararak bunu hayatımıza geçirmemiz ve bunlarla iştigal etmemiz en uygun iş olacaktır. Zira doğal olarak elimizin, ayağımızın, kafamızın yatkın olduğu işi yapmamızda bizi elbetteki mutlu edecektir. Mutlu birey mutlu toplum demektir. Bunun sonucu da mutlu yaşam gelir ki şu üç günlük dünya da beklentimiz hiç şüphesiz budur. Bu olmalıdır. Aksi halde yaptığı yapacağı işte memnun olmayan zevk almayan bıkkınlık yaşayan mutsuz bireyler mutsuz toplum oluruz. İşte o zaman hep beraber sorunlar yumağı ile birlikte yaşar ve uğraşırız.

Özellikle çocuklarımızı bu konuda iyi tahlil ederek hangi konuda yeteneği var el becerisi nelerdir, kabiliyet durumu nedir ne değildir. Bu tespitimiz den sonra evlatlarımız bu iş üzerine yönlendirerek bu alanda arkasında duralım. Kabiliyeti ve isteği olmayan işleri yapmasında yaptırmada asla ısrarcı olmayalım. İsteksiz edindiği bir meslek de sıradan biri olacağına kabiliyet ve becerisi ile isteği olan bir iş de başarılı olarak zirvede olabileceğini asla unutmamalıyız. Kısaca gözetle,gör tahlil et ve yönlendir felsefesi ile gerek aile ve gerekse öğretmenlerimiz kendilerini vazifeli addetme lidirler. Böylece hep beraber kazanmış oluruz.