Bu Tesis Karadeniz ve İç Anadolu Bölgesinde tek
Yatırımcı ve girişimci Mustafa Yılmaz tarafından Tokat Organize Sanayi Bölgesinde lavanta ve diğer tıbbi aromatik bitkilerden ilaç ve kozmetik ham maddesi üretme ile ilgili yapılan yatırımla açılan fabrika, İç Anadolu ve Karadeniz bölgesinin en büyük distilasyon tesisi Tokat'a kazandırıldı.
İlkler bununla sınırlı kalmadı.İlk defa Tokat'a 'Sortex Optik Seperatör Cihazı' kazandırılarak üretimde kullanılan keten, çörek otu, karabuğday gibi ürünlerin elemesi de yapılıyor. Bu cihaz çiftçinin en büyük sorunu olan ilaç girdisini azaltacak olup, zirai ilaç kullanımının da önüne geçilecek. Ayrıca Dünyada yeni bir olgu olan; maddenin dördüncü hali olarak adlandırılan Süper kritik hali, kurulan pilot tesiste üretiliyor. Bu sayede Tokat çiftçisinin ürettiği yüksek katma değerli ürünlerin tamamından ekstrakt ve etken madde üreten bir sistem kullanacak bu teknolojiyle ayrıca bir katkı maddesi koruyucu madde kullanımına gerek kalmayacak.
Yatırımcı Mustafa Yılmaz, yaptıkları 180 Milyon Lirayı bulan yatırımla, Tıbbi Aromatik Bitkilerden ilaç ve kozmetik hammadde üretimine, üretmek isteyen çiftçilere verilen desteklere ve hedeflere değindi.
HERŞEY 600 DÖNÜM LAVANTA BAHÇESİ YATIRIMIYLA BAŞLADI
Mustafa Yılmaz kurulan fabrikanın faaliyetlerini şöyle anlattı:"Tokat'ta 600 dönümlük lavanta bahçesiyle başlamış olduğumuz yatırımlarımıza lavanta ve diğer tıbbi aromatik bitkilerden ilaç ve kozmetik ham maddesi üretme ile ilgili Tokat Organize Sanayi bölgesinde fabrika yatırımımızı yaptık. Makine parkımızı kuruyoruz. İç Anadolu ve Karadeniz bölgesinin en büyük distilasyon tesisini kurduk. Bu tesis de sadece kendi ürünlerimizi değil, yüksek kapasiteli bir tesis burası. Aynı zamanda sözleşmeli üreticilik yaptıracağımız çiftçilerden elde ettiğimiz tıbbi aromatik bitkilere veya kendi hesabına ekimini yapmış, bu ürünü yüksek katma değerli ürün haline getirmek isteyen üreticilerimizin de ürünlerini işlemiş olacağız tesisimizde.
BU CİHAZ TOKAT'TA BİR İLK!
Bunun yanında da ilk defa Tokat il sınırlarına Sortex optik separatör cihazı aldık. Bunu da yine kendi üretimimizde kullanıldığımız keten, çörek otu, karabuğday, buğday gibi ürünlerin eleme işlemleriyle birlikte Tokat çiftçisinin ürünlerinin bu cihazda eleme işlemlerini gerçekleştireceğiz. Bu cihazın sağladığı avantajlar çiftçimizin en büyük sorunlarından bir tanesi olan ilaç girdisini azaltıyor. Tohum olarak kullanacağımız ürün içerisindeki yabancı maddeler, yabani ot tohumlarını, cihazımız, saatte bir ton kapasiteyle çalışarak ayrıştırıyor. Bu da bizim zirai ilaç kullanımımızı ortadan kaldırıyor. Biz tüm üretimlerimizde kimyevi gübre ve zira ilaç kullanmıyoruz. Biz bunların kullanılmasına da kesinlikle karşıyız. Üretim şeklimiz tamamen organik ve doğal. Çünkü kozmetikte kullanılıyor. Kozmetik olunca o ilaç kalıntısı ürünlerde olmaması gerekiyor.
DÜNYADA YENİ BİR OLGU: MADDENİN 4. HALİ SÜPER KRİTİK ÜRETİLİYOR
Bunun yanında da biz felsefe olarak zaten topraklarımızın zehirlendiğinden çölleştirildiğinden şikayetçiyiz. Bizim en büyük çıkış noktamız bu. Tarımsal üretime başlarken sadece ilaç ve kozmetik ham maddesi üretirken ki ilaç kalıntılarını ortadan kaldırmak değil, felsefi olarak da biz zirai ilaç kullanımına karşıyız. Önümüzdeki süreçte de şu anda süper kritik karbondioksit ekstraksiyon sistemi denilen bir sistem var. Dünyada yeni bir olgu. Bu teknoloji maddenin dördüncü hali olarak adlandırılıyor. Süper kritik hali. Katı, sıvı, gaz halinden şu anda tanımlanan süper kritik halini üretiyoruz. Şu anda pilot tesisimizi kurduk. Bu sistemimizde deneme üretimlerimizi yapıyoruz. Saatte 2 bin kg kapasiteli cihazımızda şuanda üretim aşamasında. Bu cihazımızla da yüksek katma değerli ürünler, yani Tokat çiftçisinin üretmiş olduğu; vişneden, vişne çekirdeğinden tutun çilekten, çörek otundan, ketenden, ayçiçeğine varana kadar bunların tamamından ekstrakt ve etken madde üreten bir sistem kuruyoruz. Bunlar da yine ilaç ve kozmetik sanayinde kullanılıyor. Gıda katkı maddeleri, doğal gıda katkı maddeleri olarak kullanılıyor. Şu anda herkesin şikayetçi olduğu ama kullanımından uzak kalmasını mümkün olmadığı E Serisi katkı maddeleri var. Bizim kullanacağımız bu teknolojiyle ayrıca bir katkı maddesi koruyucu madde kullanımına gerek kalmayacak."
BÖLGEDE İLK OLAN TESİS, SÖZLEŞMELİ ÜRETİCİLİĞİ DE DESTEKLİYOR
Distilasyon tesisi, sortex tesisi ve süper kritik karbondioksit ekstrasyon sisteminin bölgede ilk olduğunu söyleyen Mustafa YILMAZ, "Şu anda sadece Tübitak Marmara Araştırma Enstitüsü'ne deneme amaçlı kurulduğunu belirterek "Türkiye'nin ilk süper kritik tesisini Tokat'a biz kuruyoruz dedi. Dışarıda çiftçilere de sözleşmeli üreticilikle ürettirdiğimiz ürünleri de işleyeceğiz bu sistemde. Şu andaki kuruluş amacımız sadece kendi ürettiğimiz ürünler değil. Biz şu anda 4 bin dekar arazide tıbbi aromatik bitki üretimi yapıyoruz.
TÜRKİYE'NİN TEK PARSELDEKİ EN BÜYÜK LAVANTA BAHÇESİ TOKAT'TA
Çamlıbel lavanta bahçesi geçmiş yıllarda Çamlıbel bölgesinin çöp atıklarını vahşi bir şekilde depoladığı bir alandı.Biz sadece Lavanta Bahçesine 30 Milyon Türk Liralık bir yatırım yaparak çöp döküm alanını Türkiye’nin en büyük Lavanta Bahçesi haline getirdik.Her ne kadar bilinmese de Türkiye'nin tek parseldeki en büyük lavanta bahçesi. Ulusal medyada sık sık karşılaşıyoruz,”Kahramanmaraş Afşin Belediyesi'nin kurmuş olduğu tesis 380 dönümlük bir tesis. Onların iddiası da: 'en büyük lavanta bahçesi bizim'. Bir de Yozgat Çekerek'te kurulan bir lavanta plantasyonu var. Onların iddiası da: ' 400 dönümlük lavanta bahçesi'. Yani lavantanın sadece bitkisel değerinin yanında turizm değeri de çok yüksek bir ürün. Yani insanlar 300-400 km sadece lavanta bahçelerinde fotoğraf çektirmek için yol yapıyorlar ama çoğu da şu anda Tokat'ta 600 dönümlük bir lavanta bahçesi olduğundan haberi yok. Bizim olayımız çiçek olarak değerlendirmek değil.
YATIRIM TUTARI 180 MİLYON LİRA
Bizim şu anda 5 yıllık bir projeksiyonumuz var, iş planımız var. En yüksek katma değerli ürünü üretmek. Şu andaki yatırımımızın tutarı 180.000.000 TL. Biz tarladan topladığımız ürünü çok önemli br olgu haline gelen sıfır atık kurgulaması ile tarladan tesisimize giren ürünleri işleyerek,ürünlerin tamamının katmadeğeri yüksek ve dünya pazarlarına sunulan ürünler haline getireceğiz.Biz posa dediğimiz ürünlerden önümüzdeki 5 yıllık süreç içerisinde bu sistemlerimiz zaten faaliyete geçti, bioplast ve aktif karbon üretimi gerçekleştireceğiz.
BİYOLOJİK ATIKLARDAN BİOPLAST ÜRETİLECEK
Atıklarımızdan yani: Çörek otu, keten, karabuğday atığından, distilasyon tesisinde işlediğimiz Lavanta, Adaçayı, Melisa gibi ürünlerimizden etken madde ve ekstraktı aldıktan sonra bunlardan illaki bir biyolojik atık çıkıyor. Biz bu biyolojik atıklardan da bioplast üreteceğ-iz. Bunu da 5 yıl içerisinde gerçekleştirmiş olacağız. Hangi sahada kullanılıyor? Şu anda Avrupa Birliği ülkelerinde toplam plastik üretiminin yüzde 30'u kadar bioplast üretim zorunluluğu var. Kullanılan plastik maddelerinin yüzde 30'unun bioplast kökenli olması gerekiyor. 2035 yılında normal petrol türevli plastik üretimini Avrupa Birliği yasakladı. Yani bu bizim de altına imza attığımız bir konu. Bioplast konusu önümüzdeki süreçte zaten şu anda poşet, bidon, ambalaj ürünleri gibi bunlarda mecburi olarak bioplast kullanılacak. Bioplastın geleceği de bu şekilde.
AKTİF KARBON İTHALATINI AZALTMIŞ OLACAK
Aktif karbon ihtiyacını ülkemiz nereden karşılıyor? İthal kanallardan karşılıyor. Aktif karbonu çok yoğun bir şekilde kullanılan bir interaktif karbon. Tıptan filtre sanayisine, su üretimine varana kadar çok geniş alanlarda kullanılıyor ve üretiminin neredeyse yüzde 100'ünü ithal ediyor ülke. İthalatta azalmış olacak. Yani şu anda konvansiyonel tarımla çiftçiyi köylerinde tutma imkanı yok mümkün değil. Ne kadar destek verilirse verilsin, ne kadar hibe verilirse verilsin. Hani ben sana mazot desteği veriyorum, senin harcadığın mazotun yüzde 10'unu ben karşılıyorum diye sen köylüyü köyünde tutamazsın. Ancak yüksek katma değerli ürün üretimiyle olur. Bir de geçmişte yakın zamanda yaşanılan birşey var. Rusya ve Ukrayna buğdayı bir kıstı Avrupa ve Amerika krize girdi. Niye krize girdi? Buğday üretimleri kendi ihtiyaçlarını karşılamayacak düzeyde. Bunlar ne üretiyorlar, işte yüksek katma değerli ürünler üretiyorlar. Onun için krize girdi. Hani biz bunların belli bir plan dahilinde olmasını istiyoruz? Buğday tamam kazandırıyor mu? Kazandırmıyor. Herkesin şikayet ettiği bir konu işte ayçiçeğidir, mısırdır. Bu sene Tokat çiftçisi kesinlikle bunları bir daha ekmeyeceğine karar verdi. Önümüzdeki yıl büyük bir açık çıkacak bununla ilgili. Biz bugünden bunlara özel sektör olarak pozisyon alıyoruz yatırımlarımızla.
ÜRETMEK İSTEYENE TOHUM, TEKNİK DESTEK, MAKİNE EKİP DESTEĞİ VE ALIM GARANTİSİ
Çamlıbel 600 dönüm lavanta bahçesiyle başlayan süreç Reşadiye' de 3 bin dekar arazinin tıbbi aromatik bitki üretimine geçirilmesi, Güğümlü köyünde geçen sene 100 dönümle başlattığımız tıbbi aromatik bitki ekimi bu sene 800 dönüme çıktı. Bu anlamda da biz kendisi ekip biçmek isteyenlere tohum desteği veriyoruz. Makine ekip desteği veriyoruz ve noter kanalı ile alım garantisi veriyoruz. Yani bugün çiftçimiz gelip ben ne ekeyim dediğinde buna biz teknik ve mühendislik desteği de veriyoruz. Tarlalarını kontrol ediyoruz, analizlerini yaptırıyoruz. Hangi ürüne uygun olduğunu görüyoruz ve ürün önerisinde bulunuyoruz. O ürünün tohumunu da kendimiz veriyoruz çiftçiye, ürettiği ürünü de alım garantisi veriyoruz."
