Cevdet Uzunköprü'nün deneyimleri ve görüşleri, Türk futbol dünyasının derinliklerine ışık tutuyor. Futbolun sadece saha içindeki başarılarından çok daha fazlasını içerdiğini gösteren bu röportaj, spor yönetimine ve antrenörlerin karşılaştığı zorluklara dikkat çekiyor.
Spor yazarımız Arif Sağdıç, Türk futbolunun tecrübeli isimlerinden Cevdet Uzunköprü ile özel bir röportaj gerçekleştirdi. Uzunköprü, Türkiye'de futbol antrenörlüğünün zorluklarını ve başarılarını samimiyetle anlattı.
"Türkiye'de bir antrenör, dünyanın hiçbir ülkesinde olmadığı kadar harcanıyor," diyor Cevdet Hoca. TÜFAD Başkanı İsmail Dilber'in antrenörlerin sorunlarına ilgisiz kaldığını ileri süren Uzunköprü, "20 yıldır bu camianın başında olan Dilber, teknik direktörlerin hiçbir sorunu ile ilgilenmiyor," şeklinde eleştirilerini dile getiriyor.
Antrenörlerin yaşadığı zorluklara değinen Uzunköprü, "Bir antrenör bir sezon içinde iki takım çalıştırmak zorunda kalıyor, ancak takımlar sayısız antrenörle çalışıyor," diye belirtiyor. Bu durumun çözümü olarak, "Takımların sezonda en fazla iki antrenörle çalışması, başarının anahtarı olabilir," önerisinde bulunuyor.
Mardin 1969 spor takımıyla ilgili deneyimlerini paylaşırken, "Bir yıl önce bölgesel bal liginde takımı şampiyon yapıyoruz, profesyonel lige çıkarıyoruz ve bu süreçte 13 amatör sporcuyu profesyonel yaparak büyük bir başarı elde ediyoruz," diyor Uzunköprü. Ancak, futbolun ciddiyetine dikkat çekerek, "Her işin bir ciddiyeti olmalı," ifadesini kullanıyor.
Mardin 1969'un kaderinin sahadaki başarılarına bağlı olduğunu belirten Uzunköprü, "Yeni gelen hoca arkadaşıma takımı play-off'lara daha yakın bir durumda bıraktım. Umarım bu başarı devam eder," diyor.
Kariyerindeki yeni döneme değinen Uzunköprü, Amasya spor ve Gümüşhane Kelkit spor ile görüşmelerinin sonuçlanmamasına rağmen, "Bu takımlara başarılar diliyorum," diyerek profesyonel tavrını koruyor. Ayrıca, "Futbola siyaset karışmamalıdır. Yeşil sahalarda siyasetin ne işi var? Spor, spor olarak kalmalıdır," diyerek sporun siyasallaşmasına karşı çıkıyor.