Çok mesaj geliyor sizden, aranıyorum anlatıyorsunuz.
Meğer şehrimde, makamlar kullanarak ne rezillikler yapmışlar, ne ahlaksız işler çevirmişler, aile fertlerine, akrabalara ne kıyak çekmişler.
Millete fayda sağlayın deyince Hz. Ömer adaleti, kendilerine olunca turist Ömer olmuşlar.
Ben susuyorum sustukça sessizliğim kaleme dökülüyor. Ve herkes benim sözümü konuşuyor, bu yaşadığım şehirde.
Sessiz kaldıkça birileri benim yerime yazılarımı konuşuyor.
Hamd olsun Âlemlerin Rabbi Allah’ıma.
Suskunluğumu siz dile getiriyorsunuz.
Allah razı olsun, sevindirdiniz beni çok. Hak katında değerli olsun diye yaptığım raporlarım, itirazlarım halk katında da değerliymiş.
Sağ olun.
İl yöneticisi bir arkadaştan gelen gelen mesajlardan bir tanesini olduğu gibi aktarıyorum.
‘Hüseyin Bey hiç kimse bir şey yapmaz hiç kimse bir şeyi üzerine almaz, halen hesap kitap makam mevki hesapları devam ediyor, yorma kendini güzel kardeşim…
Kardeşim;
Teşkilatlara bence haksızlık ediyorsun, il ilçe yönetimleri en masum. Belediye Başkanları hiç bir zaman için teşkilatları dikkate almadı ki!
MYK ve GİK üyeleri, kibir abideleri bakanların, milletvekillerin, genel merkez yöneticilerinin, ulaşılamayan belediye başkanlarının itibarlarının bittiği bir dönemi yaşıyoruz.
Herkes kendi krallığını ilan etti, Teşkilatlar da kimin dediğini yaptı ki sayın çok bilmiş başkanlar…
Milletvekilleri ve belediye bakanları makamı, rantı çok sevdi. Ve asla bırakmak istemedi, yapıştı o koltuğa. Etraflarını, rengi belli olmayan, Vatan, Bayrak, Ezan, Ak Parti, Recep Tayyip Erdoğan diye bir derdi olmayan liberallerle doldurdular.
Ak Partililerden oy aldılar ama sofraya Ak Partilileri oturtmadılar, karşı mahallenin adamı oldular.
Seçilen milletvekili veya belediye bakanı kendisine oy verenlere minnet duymadı. Biliyorlar diki bu o aldıkları oylar Recep Tayyip Erdoğan’a veriliyordu.
Aile, akraba, dost, sınıf, yurt arkadaşları ile devleti yönetmeye kalkıtılar.
Hüseyin kardeşim kurdukları yapı haramdan beslendi.
Haramzadelerle oturup kalktılar. Oy verenlerin isteklerini hep sümen altı ettiler.
Şimdi millet, Tokat’ta tepelerine yıktı bu haramzadelerin düzenini.
Neyi yazıyon niye kendine düşman ediniyorsun sen gözüm.
Bunlar kırkayak, her yerde kendilerine yer bulur. Yüzleri utanmaz, kızarmaz.
Yorma kardeşim kendini, boşa yıpratma.
Sözüne yazık, değmezler….’diyor.
Bende biliyorum değmeyeceklerini.
4 yıldır söyledim ne oldu ki.
10 aydır aralarında yokum.
Sözde makamları koca koca adamlar darmadağın oldular.
Strateji geliştirecek hiç kimseleri yok. Para, makam milletin gönlünü satın almaya yetmiyor.
Samimiyet lazım dedik, onlara uymadı.
Arkalarını toplayacak kimseleri yok.
Benim sözüm onlar için değil ki…
Öncelikle samimiyetle çalışan, görev alan Ak Partili arkadaşları yazılarımın dışında tuttuğumu bilmelerini isterim.
Sözüm benim yanlışların düzeltilmesi içindir. Kaynak bulandı ise durulması içindir.
Hakkı bulup, Haklıya teslim etmek içindir.
Herkes sussa susmayacağımı bildirmek içindir.
Kimsenin yanında değilim.
Gerçeği yazmak benim görevim.
Vesselam.
Hüseyin Kömür