Ihlamur, yıllardır üst solunum yolu hastalıklarında sıkça başvurulan doğal çözümlerden biri olmuştur. Ancak kış mevsiminin gelmesi ve üst solunum yolu hastalıklarında yaşanan artış ile birlikte, bu bitki çayına olan ilgi daha da artmış durumda. Fakat uzmanlar, ıhlamurun yıllarca yanlış bir şekilde tüketildiğine dikkat çekiyor ve doğru tüketim yöntemleri konusunda uyarılarda bulunuyor.
Kış aylarında grip ve soğuk algınlığı gibi hastalıklardan korunmak ve ilaç kullanmaktan kaçınmak amacıyla vatandaşlar aktarlara daha fazla ilgi gösteriyor. Ancak uzmanlar, ıhlamurun keyif çayı olarak tüketilmesinin doğru olmadığı konusunda uyarıyor. Türkiye'de özellikle Doğu Karadeniz ve Marmara bölgelerinde yetişen ıhlamur, içerdiği uçucu yağlar, tanen, şeker, C ve P vitaminleri, reçine ve enzimler sayesinde pek çok faydaya sahiptir. Ancak ıhlamurun keyif çayı gibi tüketilmesi, uzmanlar tarafından önerilmemektedir.
Ihlamur içmenin sadece hastalık dönemlerinde değil, hastalıklardan korunmak amacıyla bağışıklık sistemini güçlendirmek için de önemli olduğunu belirten aktar Metin Karaca, ıhlamur çiçeği ve yaprağının iki farklı şekilde satıldığını söylüyor. Karaca, ıhlamurun sinir sistemine iyi geldiğini ve bu nedenle hem gribe karşı koruma sağladığını hem de sinir sistemini rahatlattığını belirtiyor.
Ihlamur, farklı bitkilerle birlikte tüketildiğinde akciğerleri temizleyici etkisini artırabilir. Karaca, ıhlamura tarçın, havlıcan, zencefil, zerdeçal, adaçayı ve kuşburnu eklenerek içildiğinde bu bitkilerin ıhlamurun etkilerini güçlendireceğini ve kış aylarında vücudu daha dirençli hale getireceğini söylüyor.
Ihlamur, antioksidan özellikleri yüksek bir bitki olup, kalp ve kardiyovasküler sistem üzerinde olumlu etkiler yapabilir. Ayrıca, baş ağrısı, kas spazmları, eklem ağrıları ve adet ağrılarının hafiflemesine destek olabilir. Yapılan bazı araştırmalara göre, ıhlamur çayı kaygı seviyesini düşürebilir ve rahatlatıcı bir etkisi olabilir.