Regâib Gecesi ve Bu Gecede Yapılacak İbâdetler!
Bu gece (23 Nisan 2015 Perşembe) Regâib gecesidir.
Regâib; lügatte kendisine rağbet edilen, bol ve değerli bağış, ihsan manasına gelen, ‘Rağîbe’ kelimesinin cemi, çoğuludur. Buna göre, Regâib gecesi; Hz. Allah’ın, Meleklerin, Peygamberlerin, cümle Ehlüllah’ın rağbet ettiği, Hz. Allah’ın, bol ihsanda, in’amda, ikramda, bağış ve lütufta bulunduğu, Müslümanların rağbet etmesi, değer vermesi, gafletle geçirmemesi, uyanık olması, manevî berekât ve füyuzâtından istifade etmek için itina göstermesi, çaba sarf etmesi gereken mübarek bir gece demek olur.
Regâib gecesi, âlemlerin sultanı, enbiyanın imamı, kâinâtın efendisi, Hz. Allah’ın habîbi, sevgili Peygamber efendimizin Hz. Âmine validemizin rahmine intikal ettiği gecedir.
Regâib gecesi, Hz. Allah tarafından Hz. Âdem’in alnına yerleştirilen ve nesilden nesile intikâl eden Nûr-ı Muhammedî’nin, Cism-i Muhammedî ile buluştuğu gecedir.
Regâib gecesi, en son Peygamber efendimizin babası Hz. Abdullah’ın alnında parlayan Nûrun, asıl sahibinin bedenine ulaştığı gecedir.
Bu gece, Hz. Allah’ın, Hz. Âmine validemizin anne olup, Onun vasıtası ile Rasûlüllah’ı dünyaya getirmeyi murad ettiği ve Cennet bekçileri olan Meleklerine, Cennetin kapılarını açmalarını emrettiği, bir münâdînin (tellâlın) yerlerde ve göklerde:
“Âhır zaman Peygamberinin kendisinden meydana geleceği Nûr bu gece, hilkati (yaratılışı) tamamlanıncaya kadar, Anne rahminde karar kılacak, sonra da insanlara, Beşîr (müjdeleyici) ve Nezîr (korkutucu) olarak dünyaya gelecek!” diye nida ettiği, seslendiği bir gecedir.
Bu gece, Hz. Âmine’nin uyku ile uyanıklık arasında bulunduğu bir sırada, bir kimsenin:
“Ya Âmine! Sen bu ümmetin efendisi ve Peygamberine hamile olduğunu biliyor musun?” diye seslendiği bir gecedir.
Bu gece, karşılaştığı bir hadiseyi, Âmine validemiz şöyle anlatmaktadır:
Oğlum, Muhammed’e (s.a.v) hamile kaldığım gece, uykumun en tatlı ve en derin bir anındaydım. Odamın kapısı çalındı ve içeri güzel yüzlü, güzel kokulu, nûrânî birisi girdi. Bana, “Merhaba!” dedi.
“Sen, kimsin?” diye sordum!
“Ben, beşerin, insanoğlunun babası Âdem’im!” dedi.
“Kapımı niçin çaldın, evime niye girdin!” dedim!
“Ya Âmine! Ben, seni müjdelemeye geldim! Sen, benim soyumun, insanoğlunun en hayırlısına, beşerin efendisine hamile kaldın! O, doğduğu zaman, ismini Muhammed (s.a.v) koy!” dedi.
Bu gecede ibadet:
Bu gecede kılınacak namazı ve namazdan sonra okunacakları, ” Mübarek Gün ve Gecelerde Yapılması Tavsiye edilen DUÂ ve İBÂDETLER” risalesinden olduğu gibi naklediyorum.
Receb-i şerîfin ilk Perşembeyi Cumaya bağlayan akşamı, Regâib Gecesi’dir. Bu geceyi oruçlu olarak karşılamalıdır. Regâib Gecesi, akşamla yatsı arasında 12 rek’at Hâcet namazı kılınır. İki rek’atte bir selâm verilerek kılınan bu namazda, Fâtiha’dan sonra her rek’atte 3 İnnâ enzelnâhü... sûresi ile 12 İhlâs-ı Şerif okunur.
Namazdan sonra, 7 Salât-ı Ümmiye okunup secdeye varılır. Salât-ı Ümmiye şudur: “Allâhümme salli alâ seyyidinâ Muhammed’in-Nebiyyi’l-ümmiyyi ve alâ Âlihî ve Sahbihî ve sellim”
Secdede 70 defa:
“Sübbûhun kuddûsün rabbünâ ve rabbü’l-melâiketi ver-rûh” okunur.
Secdeden kalkıp bir defa: “Rabbiğfir verham ve tecâvez ammâ tâ’lem. İnneke ente’l eazzü’l-ekrem” denilir.
Tekrar secdeye varılıp yine 70 defa :
“Sübbûhun kuddûsün rabbünâ ve rabbü’l-melâiketi v er-rûh” okunur.
Secdeden baş kaldırılıp duâ edilir. Duâ anında Allâh’a şu şekilde ilticâ etmelidir: “Allâhümme bârik lenâ fî recebe ve şâ’bâne ve belliğnâ ramazân.”
Regâib Gecesi’nden sonraki gündüzde, yani cuma günü öğle ile ikindi arasında, 2 rek’atte bir selâm verilerek 4 rek’at teşekkür namazı kılınır.
Her rek’atte 1 Fâtiha, 7 Âyetü’l-Kürsî, 5 İhlâs-ı şerîf, 5 Kul eûzü birabbi’l-felak, 5 Kul eûzü birabbi’n-nâs sûreleri okunur.
Namazdan sonra;
25 defa “Lâ havle velâ kuvvete illâ billâhi’l-aliyyi’l-azıymi’l-kebîri’l-müteâl”,
25 defa “Estağfirullâhe’l-azıym ve etûbü ileyk” diyerek istiğfâr ve duâ edilir. (Mübarek Gün ve Gecelerde Yapılması Tavsiye edilen DUÂ ve İBÂDETLER, Fazilet Neşriyat)
Okuyucularımın ve bütün Müslümanların Mübarek Regâib gecelerini tebrik, bu gecenin, milletimiz, memleketimiz için huzur ve sükûnuna, dünya üzerinde zulüm ve işkence gören tüm insanlar için kurtuluşa vesile olmasını Hz. Allah’tan dua ve niyaz ediyorum. Ali ŞİRİN