Değerli okurlarım, son günlerde cereyan eden ve yüreğimizi yaralayan, millet olarak hepimizi derin üzüntülere gark eden, yetmişin üzeri cana mal olan, Kartalkaya’daki otel yangını ne yazık ki yaşandı. Bu vahim olaya bakıldığında insan hayatının ülkemizde ne kadar ucuz olduğunu ve çok basit tedbirlerle bu faciaların önüne geçilebileceğine ve bu tedbirlerin bile alınmadığına ne yazık ki şahit oluyoruz.
Varlıklı insanların ancak gidebildiği bu mekanın aslında ihmalar yumağına sahip bir mekan olduğuna da şahit olduk. 5 yıldızdan da öte hizmet verildiği iddia edilen ve buna göre de müşterileri tarafından bedeli ödenen, otelin böyle bir faciaya karşı nasıl çaresiz kaldığını ve yetersiz kalıp tedbir alınmadığını ne yazık ki acı acı gördük. Öncelikle otel sahibi ile yetkililerin ne kadar duyarsız olduklarının ve bu işi gerçek manada özümsemediklerinin açıkça görüntüsünden başka bir şey değil yaşanan bu vahim olay.
Peki yetkililer neredeydi diye insan kendine de sormadan da edemiyor. Bu noktada ülkemizde var olan ve kangren haline dönüşmüş bulunan her yerde her konuda önümüze çıkan “bir şey olmaz” tavrı yaklaşımı ne yazık ki bu otelde de ağır basmış görünüyor. Böyle bir otel yangınla ilgili gerekli tedbirleri almamış olması ve ilgililerin bunu denetlememiş bulunması bu konuda yeterli raporlarının verilmiş olması kamu düzeninin işleyişi hakkında da yine aklımıza çok ciddi soruları da getiriyor. Aklımıza ister istemez şu geliyor neden niçin bunlar görülmedi ve varsa neden eksikler giderilmedi. Gerekli tedbirler alınmadı aldırılmadı. Mevzuatına uygun işlemlerin yapılması yaptırılması mutlak insan hayatına önem vermenin de bir başka açısından göstergesidir. Bu otellerin ruhsatlandırılırken ruhsat verilirken bu tür olumsuzlukların düşünülmüş olması elbette ki hayatı önem taşımaktadır. Ne yazık ki gördüğümüz kadarıyla otelin arka tarafına gerekli ulaşımı sağlayacak yolların dahi yapılmadığı itfaiye araçlarını bu nedenle arka tarafta müdahale edemediği ifade edildi. Peki bu oteller yapılırken ruhsata bağlanırken bunlar yetkililer tarafından görülmedi mi? Bu eksikliler belirtilip giderilmeden neden ruhsatlandırıldı. İnsanların hayatı bu kadar mı ucuz. Şimdi bu konuda kamu adına hesap soracak yetkililerin ta başından bugüne kadar geçen süreç içerisinde sorumluları tespit ederek yargı önüne çıkarmalarını ve sonuçlarını da kamuoyuyla paylaşmaları bir vatandaş olarak en büyük beklentilerimizdir. Bunun yapılmış olması ya da yapılacak olması bundan sonra oluşabilecek faciaların da nispeten önüne geçecektir. Bu tür yüksek miktardaki paralara tekabül eden yatırımları yaparken bunların sahipleri nufuslarında kullanmamalı, gerek siyasi ve gerekse ekonomik nufuslarının ön plana çıkararak kamu görevlerini yönlendirmemeli ve yasa mevzuatlara doğrultusunda yapılmasını istemeli ve yapmalıdırlar. Şu ifade hiçbir zaman ön planda tutulmamalıdır. Hani bir atasözümüz var “zengin arabasını dağda aşırı fakir düz ovada yolunu şaşırır” arkadaş zenginsen zenginsin kendine zenginsin otelini gariban insanlar da zengin insanlar da gelip kullanacak orada tatili yapacak; Bunun bedelini elbette ki ödediler ödeyecekler ancak bunun bedeli böyle can ile olmamalıdır. Eğer bu can ile olacaksa bunun da karşılığı da mutlaka olmalıdır. İşte bu noktada işin gereği gibi yapılması ve gereğini yerine getirilmesi liyakat ve ehliyet gerektirir. Eğer siz işi liyakat ve ehliyete haiz insanlarla yapmazsanız sonuç böyle acı tablo olarak önümüze çıkar. Her ne kadar siz yas ilan etseniz de milli yas deseniz de bir gün değil 5 gün değil bir yıl hatta yıllarca yas tutsanız da o gidenler bir daha asla dönmeyecek. O kabusu yaşayanların hafızalarında bunlar silinmeyecek, o acıyı hissedenlerin yüreklerine asla su serpilmeyecektir. Ta ki hak edenler hak ettikleri cezaları alana kadar.Ucu nereye dayanırsa dayansın.
Tüm kamuoyunun beklentisi budur.
Kartalkaya’da neler oldu
Ömer Yılmaz
Yorumlar