Türkiye’de derinleşen ekonomik kriz, vatandaşları borç sarmalına mahkûm etti. Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) ve Merkez Bankası verilerine göre, yalnızca geçtiğimiz hafta bireylerin bankalara olan borcu 48 milyar TL artarak 4 trilyon 231 milyar TL’ye ulaştı. Özellikle tüketici kredileri ve kredi kartı borçlarındaki hızlı artış, hane halklarının ekonomik baskı altında ezildiğini gözler önüne serdi.
Tüketici Kredisi ve Kredi Kartı Borçlarında Rekor
CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, ekonomik göstergelerdeki kötüleşmeyi değerlendirerek vatandaşın giderek yoksullaştığını ifade etti. Merkez Bankası verilerine göre, tüketici kredisi borçları 2 trilyon 230 milyar TL’ye, kredi kartı borçları ise 1 trilyon 981 milyar TL’ye tırmandı. Gürer, “Gelir artışı, borçlanma hızının gerisinde kalıyor. Borçlu sayısındaki yükseliş, toplumsal refahı tehdit ediyor” dedi.
Dövizdeki Yükseliş ve Maliyet Şoku
Gürer, döviz kurlarındaki artış ve altın fiyatlarındaki dalgalanmanın üretim maliyetlerini artırdığını, bunun da tüketici fiyatlarına doğrudan yansıdığını vurguladı. “Vatandaşın alım gücü her geçen gün azalıyor. Enflasyonla mücadelede yetersiz kalan iktidar, yurttaşı borçla yaşamaya mahkûm etti,” ifadelerini kullandı.
İcra Dosyalarında Patlama: 2.4 Milyon Takip
Ekonomik krizin ağır sonuçlarından biri de yasal takip dosyalarındaki artış oldu. 2025’in ilk aylarında borcunu ödeyemediği için yasal takibe düşen vatandaş sayısı 238 bine ulaştı. İcra dairelerine gelen dosya sayısı ise 2 milyon 401 bin 514 olarak kayda geçti. Bu, geçen yıla kıyasla 72 binin üzerinde yeni icra dosyası anlamına geliyor.
Siyasi Gerginlik Ekonomiyi de Vurdu
CHP’li Gürer, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’na yönelik gözaltı hamlesinin ardından yaşanan siyasi çalkantıların ekonomiye olumsuz yansıdığına dikkat çekti. “Yargı eliyle yürütülen siyasi operasyonlar yatırımcı güvenini zedeliyor, piyasalar dalgalanıyor. Demokratik süreçlere zarar vermek, sadece siyaseti değil ekonomiyi de çökertir,” diye konuştu.
