Ak Partiye, 31 Mart Yerel seçimler sonrası suspusluk içerisine giren kaybettirenler ve neden kaybettik diyenleri dinliyorum.
Tokat’ta kaç gündür kaybetmenin nedenleri üzerine yazdığım kişilerin hepsi ile (Cüneyt Aldemir hariç) aradılar saatlerce konuştum.
İlk önce şunu söyleyeyim benim derdim kişiler değil, kaybettiren sorumlular.
Sanki Ak Partililer savaş açmışım algısı üzdü beni.
Ben Recep Tayyip Erdoğan’ın 30 yıldır yol ve dava arkadaşıyım.
Eleştirilerim kaybetmeyi bile bile hazırlayan, tedbir almayan milletvekili, başkan ve il-ilçe yöneticilerineydi.
Ben Hüseyin Kömür olarak 2021 yılından itibaren Tokat ve ilçelerde ki siyasi tercihleri analiz edip sürekli raporladığımdan gelinen noktayı içsel olarak yaşadım.
O zaman ki milletvekilleri Özlem Zengin, Yusuf Beyazıt, Mustafa Arslan, İl Başkanı şu an ki milletvekili Cüneyt Aldemir ve Belediye Başkanı Eyüp Eroğlu’na sürekli ilettim.
Atadıkları, dayattıkları yerel siyasetçilerin toplumsal karşılığının olmadığını yaşayarak net öğrendiler.
MHP Tokat Milletvekili Yücel Bulut istişare kültürünü yaşatırken başarıyı göğüsledi. Yücel Bulut gerçeğini Tokat yaşadı. Her kesimden herkes ile bir siyaset tablosu çizdi. Birlikte çalışma, yönetme vaat etti. Yücel Bulut’un sözüne güvenenler sandıkta MHP adaylarına oy verdi.
Ak Partinin vekillerine, başkanlarına, yöneticilerine kızan, nefret eden partililer MHP bayrağını Tokat’ta dalgalandırdılar. Yaşanılan rahatlama ve ortama baktığımda çokta mutlular tercihlerinden dolayı.
Ak Parti yöneticileri, kendi çevrelerinin önyargılarından kurtulamadılar. Bu yaşanılan sonu göremeyecek kadar kendilerini etraflarının poh pohlarına teslim olmuşlardı. Vasıfsız, dedikodu üretmekte mahir, her tarafa çalışan yanlarında ki kişilerin kör karanlıklarından çıkamadılar. Doğruya ve vatandaşın isteklerine duvar ördüler.
Milletin partisini millete kapatıp, üç beş zengin ve şak şakçılarla oturdular kalktılar.
İl Genel Meclis üyeleri köylere seçim çalışması yapıyoruz diye gidip kuzu çevirip okey oynadılar.
Bir şekilde güç zehirlenmesi, kibir ve vatandaş desteğinin sonsuza kadar gideceği kanısındaydılar.
Tokat’ta merkez ve ilçeler dahil 12 belediye başkanlığından 3 başkanlığa kadar düşen Ak Partide, seçim öncesi sorunlara kulakları tıkayan, raporları dikkate almayan, kendi oluşturdukları suni çevre ile hareket edenler suçludur.
Bugün ise, rahat konuşuyorum söylemedim mi size diyorum bunları şimdi.
Kimseyi dövmek, ya da sövmek diye bir derdim yok.
Derdi olan bir gazeteci kimliğimle toplumsal tepkileri kaleme aldım.
Ak Partide, Tokat’ta son 10 yılda seçim kayıplarında şu an siyasetin içerisinde ki herkes sorumludur. Benim hiç suçum yok demek aymazlıktır. Ders çıkarmamaktır.
Ak Partide 10 Madde ile topladığım genel sorunları yine paylaşıyorum.
1. Toplum artık göz boyama siyasetinden yoruldu. Daha rahat bir hayat istiyor. Bu amaçla mevcudun karşısında kimi bulsa oy verecek psikolojiye sürüklendi. Bir kısım milliyetçi/muhafazakâr seçmen CHP’ye alıştırıldı.
2. Mevcut yönetim ısrarla ve inatla kapalı devre bir anlayışla bir kişiye 7-8 görev vererek yönetim çarkını çevirmeye çalışmakta. Ehil yerine yakınlar tercih edildikçe işler yavaşlıyor. Liyakat ihmal ediliyor.
3. Yönetim erkinin üst düzeylerinde elitist zenginler kümesi oluştu. Bunlar görüntüde bizden hayat tarzı olarak liberaller. Bunların kulakları halka tıkalı.
4. Son yirmi küsur yıldır kendine bir türlü mevcut yönetimlerde yer bulamayan vatansever ülkücülerin çoğu karşıdan medet umarak mevzi aldılar. Onlara başka yol da bırakmadılar. Tokat’ta ülkücüler kendi partileri etrafında toplandı.
5. CHP aday olarak siyasette pişmiş adayları çıkarırken bizimkiler hizmet odaklı bürokratları deyim yerindeyse beyefendileri çıkartıyoruz. Daha açığını söylemek istemiyorum.
6. Yatırımların çoğu inşaata yapıldığı için değerleri olan, idealist nesiller yetiştirme konusunda sınıfta kaldık. Epeyi zengin türettik.
7.Adalet, hak, adam kayırma, mülakat gibi toplumsal itirazları duymadık, haksız kazançla şov yapanlar helal kazanç için çalışan Anadolu insanlarını partiden uzaklaştırdı.
8. Hayat pahalılığı emeklilerin isyanına dönüştü. İlave olarak genç işsizler ordusu türetildi.
9. Acilen farklı kesimlerden vatansever insanlara kamuda görevler verilmelidir.
10. Ve yine acilen daha güncel bir yönetim anlayışına geçmek artık bir zarurettir.
Ben yazmaya, eleştirmeye devam edecem.
Şehir bizim, ülke bizim.
Vesselam