Pek çok evde günlük olarak tüketilen ve birçok kişinin sağlıklı olduğunu düşündüğü bulyonlar, aslında sağlığımıza ciddi zararlar verebiliyor. Mutfağımızın vazgeçilmezlerinden olan bu ürünler, özellikle hamileler için büyük risk oluşturuyor.
Mutfaklarımızın lezzet kaynağı olarak görülen çorbalar, pilavlar ve birçok yemeğe tat katan et ve tavuk suyu, birçok kişi için hazırlığı zaman alıcı olduğundan hazır bulyonlarla değiştiriliyor. Ancak yapılan araştırmalar, bu bulyonların yüksek tuz içeriği ve katkı maddeleri sebebiyle çeşitli sağlık sorunlarına neden olduğunu ortaya koyuyor.
Diyetisyen Ferhan Coşkun'a göre, bulyonların yüksek sodyum içeriği kalp ve damar hastalıklarına, hipertansiyona ve böbrek hastalıklarına yol açabiliyor. Dünya Sağlık Örgütü'nün günlük tuz tüketimini 5 gramın altında tutma önerisini hatırlatan Coşkun, fazla tuzun vücut için çeşitli riskler taşıdığını vurguluyor.
Bulyonların zararlarını saymakla bitirmiyor. Bu ürünlerin içindeki Mono Sodyum Glutamat (MSG) katkı maddesi, merkezi sinir sistemimize zarar vererek Alzheimer, Parkinson, Epilepsi gibi hastalıkların oluşmasına neden olabiliyor.
MSG, lezzet arttırıcı olarak kullanılan kimyasal bir katkı maddesi ve fazla tüketildiğinde sağlık sorunlarına yol açıyor. İçeriğinde MSG bulunan gıdalar, hamileler tarafından tüketildiğinde plasentayı geçerek doğmamış bebeğe zarar verebilir.
Bu sebeple, sağlıklı yemek pişirme yöntemleri konusunda daha bilinçli olmak ve doğal beslenme yollarını tercih etmek büyük önem taşıyor. Gıda katkı maddelerine dayalı ürünler yerine, evde hazırlanan doğal et veya tavuk sularını kullanmak, bu sağlık risklerini en aza indirmenin etkili yollarından biri olabilir.
Sağlığınız için bulyon kullanımını gözden geçirmeli ve MSG içeren ürünlerden kaçınmalısınız. Özellikle hipertansiyon ve diyabet gibi kronik rahatsızlığı olan kişilerin bu tür gıdalardan uzak durması gerekiyor. Yemeklerimize doğal yollarla lezzet katmak, uzun vadede sağlığımız için en iyisi olacaktır.
