1932’de Zile’de doğan hikâye ve roman yazarı Mustafa Necati Sepetçioğlu vefatının 18. yılında Türkiye Dil ve Edebiyat Derneği Tokat Şubesi ve Türkiye Yazarlar Birliği Tokat Temsilciliğinin iş birliğinde yapılan “Vefa Söyleşileri” kapsamında Taşhan’da yapılan programla anıldı.
Türkiye Dil ve Edebiyat Derneği Tokat Şube Başkanı Ali Bal, başta Tokatlı sanatçılar, yazarlar ve şairler olmak üzere Türk edebiyatına mal olmuş birçok ismi andıklarını belirttiği konuşmasında Sepetçioğlu’nu bu bağlamda andıklarını belirtti.
Söyleşide Yazar Sepetçioğlu anlatıldı
Günümüzün Dede Korkut’u olarak anılan Mustafa Necati Sepetçioğlu’nun anısına Türkiye Dil ve Edebiyat Derneği Tokat Şubesinde düzenlenen söyleşide 8 Temmuz 2006’da ebediyete intikal eden büyük romancıyı Ali Bal ve Mustafa Uçurum çeşitli yönleriyle anlattı. Söyleşinin merkezinde, Sepetçioğlu’nun Türk edebiyatına kazandırdığı eserler ve onun edebi kişiliği vardı.
Her yaştan okuyucuya hitap ediyor
Ali Bal ve Mustafa Uçurum, Sepetçioğlu’nun yaşam öyküsünden yola çıkarak onun edebî dünyasını ve Türk milletine olan bağlılığını samimi ve etkileyici bir dille aktardılar. Özellikle Sepetçioğlu’nun eserlerinde Türkçülüğe ve İslam’a verdiği önemi, tarihi olayları destansı bir gerçekçilikle ele alışını ve her yaştan okuyucuya hitap eden evrensel mesajlarını vurguladılar.
Dede Korkut'un ruhunu yaşatan bir anlatım gücü var
Sepetçioğlu’nun eserlerinde, Dede Korkut’un ruhunu yaşatan bir anlatım gücü olduğunu söyleyen Uçurum şunları kaydetti: “O, geçmişin derinliklerinden süzülen hikâyeleri, bugünün okuyucusuna ustalıkla sunarken, Türk kültürünün zenginliğini ve tarihimizin ihtişamını edebi bir şölenle buluşturur. Sepetçioğlu’nun romanlarındaki destansı atmosfer ve gerçekçilik, onun eserlerine gösterdiği özenin ve verdiği emeğin birer yansımasıdır.”
Samimi bir ortamda gerçekleşen söyleşide katılımcılar, Sepetçioğlu’nun edebi mirasını daha yakından tanıma fırsatı buldular.
Ali Bal: Onun romanlarında Türk destanlarından izler var
Onun kaleme aldığı eserlerin, geleceğe dair umut veren mesajlarla dolu olduğunu ve bu eserlerin nitelikli içeriğiyle nesiller boyu kalıcı olacağını dile getiren Ali Bal, Sepetçioğlu’nun tarihi roman alanında kendi tarzını oluşturduğunu, tarihi gerçekleri de ihmal etmeden tarihi romanlar yazdığını aktardı. Bal, “ Sepetçioğlu'nun romanları destansı bir üslup ve coşkuyla yazılmıştır. O, Türklerin Anadolu’yu yurt tutuşlarını, Bizans ile savaşlarını, kahramanlarının dilinden başarılı ve etkili bir şekilde anlatmıştır. Onun romanlarında Türk destanlarından izler, motifler ve tipler vardır. Dolayısıyla Türk okuru onun romanlarını severek, benimseyerek okumuş ve kendi kimliğini inşa etmiştir.” dedi.
Vefa söyleşilerinin yapılmasından duyulan memnuniyetin gözlendiği programda katılımcılar da Sepetçioğlu’na dair duygularını paylaştılar. Program sonunda Şair Yunus Yılmaz şiirlerini okudu.
