Gece yarısı, saatler 12’yi geçtiğinde, sessizliğin en derin anında bir vefa hikâyesi yazıldı. Kimselerin olmadığı bir zamanda, ince bir düşünceyle vücut bulan bu olay, ülkücü fikriyatın ışığında şekillendi. Kendi düşünce dünyalarına yakın isimler hatırlandı, yâd edildi. Sanki hassas bir terazide tartılan bir sadakat duygusuydu bu; yılların, ideallerin ve dostlukların hafifçe tartıldığı o an.
Eski bir Belediye Başkanının adı yeniden gündeme geldi. Bir zamanlar görevdeyken kasabası için alın teri dökmüş, KASABASININ geleceğine yön vermiş bu isim akıllara geldi. Hassas terazide tartılan bu fikriyatta eski bir Belediye Başkanı aranıyor ve konuşuluyor. Çocuğu için istihdam alanı oluşturmak isteniliyor. Zamanın değiştiği, şartların zorlaştığı bir dönemde dahi bu başkanın adı, vefa duygusuyla dillere dolandı. Kendi gibi düşünen insanlarla birlikte anılmak, onların belleğinde hatırlanmak, belki de en güzel duygulardan biriydi. Sabah olduğunda, eski Belediye Başkanı, telefonun başına geçti. Gece yaşananların gerçek mi yoksa bir rüya mı olduğunu anlayabilmek için eski dostlarını aradı. Hatırlanılan Bir isim olmak, bu duyguyu anlatmak için kelimeler kifayetsiz kalıyor.
Çalışmak, sahada olmak, vefalı olmanın karşılığını Tokat ve Tokatlının zaman zaman övgüsüne mazhar oluyor.
Hatırlanmak… Bu kelimenin ağırlığı belki de en derin duygularımızın karşılığıdır. İnsanoğlu, yıllar geçse de hatırlanmayı, bir an olsun gündeme gelmeyi bekler. Sanıyorum eski Kasabanın Belediye Başkanı da bu duyguları yaşıyordur. Sayın vekilde bu güzelliği yaşatmanın keyfiyetini hissediyordur.
Tokat'ı düşünmesi gereken ve ilk beşte yer alan vekil, vefanın en güzel örneklerinden birine imza attı. Bir gece yarısı gerçekleşen vefa olayında dava adamlığının en güzel şeklini yaşatmanın, ona sahip çıkmanın, geçmişe olan vefanın en derin anlamını yansıttı.
Hatırlanmak, sadece bir an meselesi değil, bir ömürlük birikimdir. Ve vefa, bu birikimin en kıymetli meyvesidir.
Yücel Bulut ;Tokat’ta uzun yıllar sonra MHP ve Ülkücü harekete ayrı bir ivme ve başarı getirmiştir. Bu başarının sırrı insan odaklı çalışma, insanımıza dokunuşudur. Son örnek ise bir kasabamızın eski belediye başkanına gecenin derin sessizliğinde, herkesin kendisini unuttu zannını yaşayan belediye başkanına dokunuşudur.