23 Nisan 2025’te Silivri açıklarında yaşanan 6.2 büyüklüğündeki deprem, Marmara Bölgesi’nde uzun süredir konuşulan büyük deprem korkusunu yeniden alevlendirdi. Deprem bilimci Prof. Dr. Naci Görür, bu sarsıntının beklenen büyük Marmara depremini tetikleyici bir etkisi olabileceğini ve riskin ciddi boyutlara ulaştığını vurguladı. İşte Görür’ün çarpıcı açıklamaları ve Marmara’nın deprem gerçeği…

6.2’lik Deprem: Tehlike Sinyali mi?

Silivri açıklarında, Marmara Denizi’nde meydana gelen 6.2 büyüklüğündeki deprem, Kuzey Anadolu Fay Hattı’nın Kumburgaz segmentinde gerçekleşti. Prof. Dr. Naci Görür, katıldığı bir programda bu depremin yıllardır dile getirdikleri senaryoları doğruladığını belirtti:

"Bu deprem, bizim bilimsel verilerimize tam anlamıyla uyuyor. Kumburgaz Fayı kilitli ve enerji biriktiriyor. 23 Nisan’daki sarsıntı, fayın gerilimini artırarak büyük depremi öne çekmiş olabilir."

Görür’e göre, 70 kilometrelik Kumburgaz Fayı’nın yalnızca 30 kilometrelik kısmı kırıldı. Kalan segmentin enerji biriktirmeye devam etmesi, Marmara için ciddi bir tehdit oluşturuyor.

Büyük Marmara Depremi: Ne Zaman, Ne Kadar Şiddetli?

Görür, 1999 Gölcük Depremi’nden bu yana Marmara’nın yer kabuğunda biriken enerjiyi yıllardır araştıran bir bilim insanı olarak, bölgedeki üç ana fay kolunu şöyle sıralıyor:

Adalar Fayı: Yaklaşık 45 km uzunluğunda.

Kumburgaz Fayı: 65 km uzunluğunda, şu an en riskli segment.

Tekirdağ Fayı: 1912 Şarköy Depremi’yle kırıldığı düşünülüyor.

Eğer Adalar ve Kumburgaz fayları aynı anda kırılırsa, depremin büyüklüğü 7.6’ya ulaşabilir. Görür, bu senaryonun İstanbul için felaket anlamına gelebileceğini vurguluyor:

"Bilimsel veriler net: Marmara’da büyük bir deprem kaçınılmaz. 1999’dan beri her an gerçekleşebilir ve olasılık %47 seviyesinde."

“Denizi Bilmeyenler Konuşuyor!”

Bazı akademisyenlerin “Marmara’da deprem riski bitti” şeklindeki açıklamalarına sert tepki gösteren Görür, Marmara Denizi’nin jeolojik yapısını bizzat haritalandıran ekibin lideri olduğunu hatırlattı:

"Ayağı deniz suyuna değmemiş insanlar ekranlarda konuşuyor. Marmara’nın haritasını biz çıkardık, riski biz belgeledik. Toplumun yanlış bilgilendirilmesi felakete yol açar!"

Görür, bu tür açıklamaların halkta rehavete neden olduğunu ve deprem hazırlığını sekteye uğrattığını ifade etti.

Artçılar ve Öncü Deprem Tartışması

23 Nisan depreminin öncü olup olmadığı henüz netleşmedi. Ancak Görür, artçı sarsıntıların doğuya, yani İstanbul’a yakın fay segmentlerine doğru ilerlemesinin endişe verici olduğunu belirtiyor:

"Artçılar, kırılmanın doğuya kaydığını gösteriyor. Eğer yakın zamanda 7.4 civarı bir deprem yaşanırsa, 23 Nisan sarsıntısı öncü olarak tescillenir."

AFAD verilerine göre, 23 Nisan’dan sonra 291 artçı sarsıntı kaydedildi; bunlardan 8’i 4 ve üzeri büyüklükte. Bu durum, fay hattındaki gerilimin devam ettiğini ortaya koyuyor.

Tokat'ın Yükseklerdeki Huzur Köyü Ayder Bile Buraya Özeniyor Birde Saklı Deresi Var Görenler Aşık Oluyor Tokat'ın Yükseklerdeki Huzur Köyü Ayder Bile Buraya Özeniyor Birde Saklı Deresi Var Görenler Aşık Oluyor

“Cahillik Felakete Davetiye Çıkarır”

Görür, “Marmara’da deprem olmayacak” söylemlerini “cahillik ve sorumsuzluk” olarak nitelendiriyor. İstanbul’un depreme hazır olmadığını vurgulayan bilim insanı, kentsel dönüşümün yetersiz olduğunu ve şehirlerin bütünsel bir yaklaşımla depreme hazırlanması gerektiğini söylüyor:

"Deprem dirençli kentler, sadece binaları yenileyerek değil; altyapı, yönetim, halk bilinci ve çevreyle birlikte planlanarak oluşturulur."

Kaynak: haber merkezi