Mutedil yaşamaya alışmış bir insan için en büyük huzur ; enerjisini emen ve huzur bozanlardan uzak durmaktır. Her şeyi maddiyat ile kıyaslayanları bırakın kendi şatafatlı ve tek övündükleri sefil dünyalarında ne halleri varsa görsün. Kendilerini bu şekilde kabul edenleri keyiflerine göre ezebilir ,aşağılayabilir ve her türlü egosu için kullanabilir. Bu onların kendi sorunu. İçlerinde bulunan fesat ve maddiyat ateşi zaten bunları zaman içinde yakıp yok edecek. Etraflarında bulunanlara her türlü gıybet , fitne ve küçülterek muamele ederler ; hem de ‘’lazım olunca kullanırım’’ derler. Bunun adı da kendilerine göre medeni çerçeve olur. Başka kapıya, hadi bakalım deyin ve defedin gitsin.

Bunlardan gelecek fayda gelmesin. Zira verdikleri maddi ve manevi zarar çok daha fazladır. Dostluğun , arkadaşlığın ve insanlığın ne olduğunu bilmeyenlerin ; düzelmesini beklemek boş bir bekleyişten başka bir şey değildir. Ne Arap’ın yüzü ,ne de Şam’ın şekeri. Bu tipler tıpkı yarasanın ışıktan rahatsız olması gibi iyilikten, erdemden ve mertlikten rahatsız olur. Kendi ayarlarında olanlar ile çıkar ilişkileri de süreklilik göstermez. Bu sebeb ile sizin var olan çevrenizi ,toplumdaki hatırınızı hep kıskanırlar, zorlarından deli olurlar. Ve derler ki ,’’Bunun ekonomik varlığı yok . Nasıl olur bu …’’

Kafaları basmaz ki, önce insan olmak , onurlu olmak ,insanlara yanar-döner olmamak , dakikada adam satmamak , gıybet etmemek …en büyük servetten çok daha kıymetlidir.

Her gün kahpeliğin evrensel kitabına başka bir ahlaksız sayfa eklemekten geri durmazlar. Bilmezler ki , niyeti şer olanın akıbeti asla hayırlı olmaz…